Hamas hareketi liderlerinden Sami Ebu Zuhri Reuters’a yaptığı açıklamada Trump’a rest çekti diyebiliriz?

Hamas hareketinin liderlerinden Sami Ebu Zuhri, ABD Başkanı Donald Trump’ın Cumartesi öğle saatlerine kadar tüm Siyonist esirlerin serbest bırakılması gerektiğine dair tehditlerine yanıt olarak “Tehdit dili bir değer taşımıyor ve işleri daha da karışık bir hale getiriyor” ifadesi ile Trump’a öyle bir yanıt verdi ki rest çekti diyebiliriz! Daha önce, ABD Başkanı Trump “Eğer tüm rehineler (Siyonist esirler) Cumartesi günü saat 12:00’ye kadar serbest bırakılmazsa, cehennem kapıları açılacak çünkü İsrail’in bu konunun üstesinden gelebileceğinden eminim.” tehdidinde bulunmuştu.

Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, İsrail’in ateşkes anlaşmasındaki taahhütlerini yerine getirmediği gerekçesiyle hafta sonu yapılması beklenen esir takasını ertelediklerini duyurdu. Ebu Ubeyde yaptığı açıklamada, İsrail’in son üç hafta boyunca anlaşma maddelerine uymadığını belirterek, İsrail’in ihlallerini sıraladı: “Bunlar arasında; Kuzey Gazze Şeridi’ne dönen göçmenlerin geciktirilmesi, çeşitli bölgelerde bombalama ve ateş açarak hedef alınması, kararlaştırıldığı şekilde insani yardım malzemelerinin tam olarak sokulmaması yer almaktadır.

Öte yandan İsrail parlamentosu koridorlarında, milletvekilleri ile esirlerin aileleri arasında tartışma yaşandığı öğrenildi. Ayrıca milletvekilleri arasında da sert tartışmalar yaşandığı belirtildi, aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir, Hamas’ın takası erteleme kararına verilecek yanıtın Gazze’ye yeniden şiddetli saldırılar düzenlemek olduğunu öne sürdü. Gazze’ye yeniden havadan ve karadan şiddetli saldırılar düzenlenmesi gerektiğini savunan Gvir, “Elektrik, yakıt ve su dahil olmak üzere insani yardımlar tamamen durdurulmalı ve Gazze’ye daha önce giren yardım paketleri bombalanmalı. Savaşa ve yok etmeye geri dönmeliyiz” dedi.

ABD Temsilciler Meclisindeki 215 Demokrat üyeden 145’i, yazdıkları mektupla Başkan Donald Trump’tan, “Gazze’yi devralma” konusundaki açıklamalarını geri çekmesini istedi. Mektupta yer alan “Bir Amerikan Başkanının 2 milyon insanın zorla ve kalıcı olarak yerinden edilmesini savunmasından endişe duyuyoruz.” ifadeleri dikkat çekti. Mektup, yazılmasına öncülük eden Illinois eyaleti Demokrat temsilcisi Sean Casten’in Kongre internet sitesinde yayımlandı.

Mektupta, “Sayın Başkan, sivil Filistinli nüfusun Gazze Şeridi’nden kalıcı olarak taşınmasını ve ABD’nin bölgeyi ‘ele geçirmesini’, ‘sahiplenmesini’ ve ‘Orta Doğu’nun Rivierasına dönüştürmesini ilan eden

4 Şubat 2025 tarihli tehlikeli yorumlarınızı geri çekmeniz için size çağrıda bulunuyoruz.” ifadeleri kullanıldı.

ABD’nin şu an İsrail-Filistin çatışmasının çözümünde her zamankinden daha fazla, yapıcı bir rol oynaması gerektiğine işaret edilen mektupta, “Bir Amerikan Başkanının 2 milyon insanın zorla ve kalıcı olarak yerinden edilmesini savunmasından endişe duyuyoruz. Böyle bir eylem yalnızca ahlaki olarak savunulamaz olmakla kalmaz aynı zamanda Cenevre Sözleşmesi’ni ihlal eder, ABD çıkarlarını ve birliklerini tehlikeye atar ve küresel konumumuzu zayıflatır.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Bana göre her iki senaryoda devrede olabilir. ABD Başkanı Trump’un yakın çalışma ekibini Müesses Nizamın şekillendirdiğini daha önceki köşe yazılarımda belirtmiştim. Ancak Müesses Nizam’ın belirlediği Siyonist ekibin Trump’ı Gazze’nin ilhakı konusu başta olmak üzere deli saçması olarak adlandırabileceğimiz faaliyetlerin neredeyse tamamı Trump’u güvenilemez bir lider olarak süratle 5’inci suikast’e taşımaktadır. Bu kez yapılması muhtemel suikast’te dünya kamuoyu Trump’ı bırakın korumayı hak etmişti dünya büyük bir KAOS’tan kurtuldu dedirtecek gelişmelere ancak Trump öldürülme korkusunu yenerse kendisi mani olabilir!!!